yeni projeler buluşlar fikirler proje pazarı fikir yenilikci endüstriyel tasarımlar teknik çizimler patent idea icatlar inovasyon inovatif başvurulari patentler dünyada en

 

 






 

ANASAYFA I PROJELER I İLETİŞİM Di Sanat Atölyesi sanatsal etkinliklerin yanı sıra endüstriyel tasarım ve ürün geliştirmeye yönelik faaliyetleriyle de çalışmalarını sürdürmekte,bir çok patent başvurusu ve yine bu başvurulara ilişkin hazırladığı iş planları ve yenilikçi iş fikirleriyle arayışlarını devam ettirmektedir


YAPRAK YAYLI BİSİKLET

Yaprak yay, bisikletlerin arka ve ön tekerlerinde kullanılmak üzere tasarlanmış, kadro ile maşa üzerinde yer alan, gerektiğinde teker yüksekliği ve yay sertliğinin de ayarlanabildiği bir üründür. Yaprak yay, iç-içe dizilmiş yaylardan oluşabileceği gibi, tek başına da kullanılabilmektedir, ancak bir yaprak yayın kırılma ihtimaline karşın birden fazla yay kullanılması güvenlik bakımından daha uygun görülmektedir.
Yaprak yay sisteminde yaylanma, yayların kasılma esasına göre, yayların her iki ucuna da bağlanan lamaların yayları germesi neticesinde gerçekleşmektedir ve yaylanma yay sisteminin özelliği gereği aşağı-yukarı, öne-arkaya ve sağa-sola doğru olmaktadır.
Buluşun amaçlarına ulaşması için kullanılan parçaların şekilleri ekte verilmiş olup, bu şekillerden;

Yaprak yay, bisikletlerin arka ve ön tekerlerinde kullanılmak üzere tasarlanmış, kadro ile maşa üzerinde yer alan, gerektiğinde teker yüksekliği ve yay sertliğinin de ayarlanabildiği bir üründür. Yaprak yay, iç-içe dizilmiş yaylardan oluşabileceği gibi, tek başına da kullanılabilmektedir, ancak bir yaprak yayın kırılma ihtimaline karşın birden fazla yay kullanılması güvenlik bakımından daha uygun görülmektedir.

Şekil 1-          Yaprak yay,
Şekil 2-          Yaprak yayın bisiklete uyarlanış şekli,
Şekil 3-          Yaprak yayın bisiklete uyarlanış şekli,
Şekil 4-          Yaprak yayın bisiklete uyarlanış şekli,
Şekil 5-          Çaprazlama yaprak yayın bisiklete uyarlanış şekli,
Şekil 6-          Çoklu yaprak yay,
Şekil 7-          Çoklu yaprak yayın maşaya uyarlanış şekli,
Şekil 8-          Yaprak yay,
Şekil 9-          Yaprak yayın maşaya uyarlanış şekli,
Şekil 10-       Yaprak yay,
Şekil 11-       Yaprak yayın maşaya uyarlanış şekli,
Şekil 12-       Yaprak yayın maşaya uyarlanış şeklidir.

Şekillerdeki parçalar numaralandırılmış olup, karşılıkları aşağıda verilmiştir.

1, 2 - Yaprak yay,
3, 4, 5, 6 -    Açılı yaprak yay,
7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14 -        Kadro,
15, 16, 17 - Maşa,
18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28 -  Lama,
29-     Vida,
30-     Vida yuvası,
31-     Amortisör,
32-     Maşa borusu,
33, 34, 35 - Bağlantı elemanı,
36-     Maşa borusu laması.
Buluş konusu olan yaprak yaylı bisiklette; (1, 2) yaprak yay ve (3, 4, 5, 6) açılı yaprak yaylar (7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14) kadro ile (15, 16, 17) maşa üzerinde yer alan, söküldüğünde bisikleti parçalara ayran, (29) vidalar ile (18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28) lamalara tutturulan bir düzenekten oluşmaktadır. Yaprak yayın kullanıldığı ürünlerde düşük maliyetin yanı sıra; montaj, paketleme, depolama, kullanım ve nakliye kolaylığını da beraberinde getirmektedir. Ayrıca köklü bir değişikliğe gidilmeden yayın mevcut bisikletlere uyarlanabiliyor olması da sistemin başka bir avantajı olarak görülmektedir.
Yaprak yay 1921’den itibaren iki tekerli araçlar için tasarlanmaya başlanılmıştır. 1921 (US 1 377 948) referanslı teknikte yaprak yay, arka ve ön tekerleri aynı anda kavrayacak şekilde ve bir kadro kullanılmadan tekerlere bağlanmakta ve aynı zamanda yayın kendisi kadro vazifesi de görmektedir. Bu durum kadro kullanılmadığından maliyet bakımından avantajlı bir durum gibi görülebilir olsa da yaprak yayın ön tekerden arka tekere kadar uzatılması, son derece ağır bir yapıyı da beraberinde getirmektedir. Yayın konforu, ağırlığı nedeniyle olumsuz bir şekilde etkilenmektedir ve kullanılan yayın maliyeti kadronun maliyetini fazlasıyla asmaktadır. Bu teknikte kadro kullanılmaması ve yayın aynı zamanda kadro vazifesi de görmesi, yaya etki eden kuvvetlerin direkt dümen ve seleye de yansımasına neden olmakta, dolayısıyla kontrollü bir sürüş sağlanamamaktadır. Şöyle ki; tekerlek bir çukura girip çıktığında, yayın düşeydeki hareketi, sabit bir şekilde durması gereken dümen ve seleye de yansımakta dolayısıyla yayın her hareketinde dümen ve sele sürekli olarak ileri geri gitmekte ve dolayısıyla da sürüş kontrolü bozulmaktadır.
1938 (GB 496 104) referanslı teknikte ise yay mekanizması tek parça olmayan bir kadro ile birlikte kullanılmıştır. Ancak benzer şekilde burada da birinci teknikte olduğu gibi yay mekanizması dümen ve seleye de etki edecek bir şekilde tasarlanmıştır. Dümen ve sele tekerlerden bağımsız değil, tekerlerle eş güdümlü ve yay salınımıyla birlikte hareket etmektedir. Yaylanmanın arka veya ön tekerin yaylanmasıyla doğrudan bir ilgisi yoktur. Burada yaylanan tekerlekler değil, tekerlerin bağlı olduğu parçalı kadro yapısıdır. Yaylanma; parçalardan oluşan kadronun, sele ve dümeni de kapsayacak bir şekilde içe doğru bükülüp açılmasıyla birlikte ve bisikletin ağırlık merkezinin önünde bir yerde gerçekleşmektedir. Burada yine yoğun bir miktarda yaprak yay kullanılmıştır ve yayın hantal bir yapısı vardır.
Buluş konusu olan yaprak yaylı bisiklet, her iki teknikle de kıyaslandığında her şeyden önce yapısal özellik ve isleyiş itibarıyla diğerlerinden farklıdır. Bu yay mekanizması, arka ve ön tekerin dümen ve seleden bağımsız bir şekilde hareket edebileceği biçimde tasarlanmıştır (Şekil  2, 3, 4, 5, 7, 9, 11, 12). Burada, tekere etki eden kuvvetler direkt olarak yaya aktarılmakta, yay hareketlerinin sele veya dümene hiçbir etkisi olmamaktadır. Oysa diğer tekniklerde, yaylanma sırasında, sele ve dümen arasındaki mesafe sürekli olarak değiştiğinden, her yaylanmada sele ve dümen birbirlerine doğru gidip gelmekte ve dümen hakimiyeti bu nedenden ötürü zorlaşmaktadır. Oysa yaprak yaylı bisiklette sele ve dümen arasındaki mesafe her halükarda sabittir ve yaylanmanın sele ve dümenin pozisyonunu değiştirmede bir etkisi yoktur. Dolayısıyla geliştirilen bu teknikte sürücünün yol hakimiyeti ve konforu diğer tekniklerle kıyaslandığında çok çok daha kusursuz ve mükemmeldir.
Buluş konusu olan yaprak yaylı bisiklette kullanılan yaylarda da diğer tekniklerde kullanılan yaylardan nicelik olarak farklılıklar görülmektedir. Bu yaylar diğer tekniklerde kullanılan yaylardan çok çok daha küçük ve hafif bir yapıdadır ve bu özellik tekniğin hem üretim maliyetini çok daha aşağılara çekmekte, hem de kullanımını çok daha zahmetsiz kılmaktadır.
Yaprak yaylı bisiklet, yayın kullanım şekli itibarıyla da her iki teknikten ayrılmaktadır. Yaprak yayın ön tekerde kullanılmak üzere; maşa (Şekil 9, 11, 12) için tasarlanan versiyonunda, (3, 4, 5, 6) yay, dümenin pozisyonunu değiştirmeyecek bir şekilde tasarlanmıştır ve yay hareketlerinin dümene hiçbir etkisi yoktur. Teker bir çukura girip çıktığında dümen sabit bir yapıdadır ve tıpkı amortisörlü bisiklet maşalarında olduğu gibi, dümen sadece kendi merkezi etrafında sağa veya sola dönme hareketine izin vermektedir. Aynı şekilde arka teker (Şekil 2, 3, 4, 5) için tasarlanan yay tekniğinde de; teker, dümen ve seleden bağımsız bir şekilde yaylanma hareketini gerçekleştirmekte ve bu yaylanmanın sele ve dümenin pozisyonunu değiştirmede bir etkisi olmamaktadır. Burada kullanılan arka teker (11, 12, 13, 14) çatalı (Kadro) ve bu çatalı kadroya bağlayan yay mekanizmasının kurulumu ve işleyişi de farklı bir özelliğe sahiptir. Her şeyden önce 1921 (US 1 377 948) referanslı ve 1938 (GB 496 104) referanslı her iki teknikte de yay mekanizması arka teker (11, 12, 13, 14) çatalı (Kadro) ve (15, 16, 17) maşa üzerine değil, direkt yayın kendisi ve parçalı kadro üzerine, dümen ve seleyi de içine alacak bir şekilde tasarlanmıştır. Bu tekniklerde yay hareketlerinin neredeyse tamamının sürücüye doğudan bir etkisi vardır ve bisiklete uygulanan kuvvet, ön ve arka teker sınırları içerisinde kalmamaktadır. Oysa yaprak yaylı bisiklette yay mekanizması asıl olarak, (15, 16, 17) maşa ve arka teker (11, 12, 13, 14) çatalı (Kadro) esas alınarak yapılandırılmış, yay hareketleri sadece ön ve arka teker sınırları içerisinde kalacak bir biçimde tasarlanmıştır. Diğer bir deyişle yay hareketleri, maşa ve kadro tarafından bloke edilmekte ve bu hareketlerin sürücüye kadar ulaşması engellenmektedir.
Buluş konusu olan yaprak yaylı bisiklette ağırlık noktası, yaylardan daha da öteye çekilmiş, sürücünün bisikletin daha ortalarında bir yerde durması sağlanmıştır. Bu durum bisiklete etki eden kuvvetlerden sürücünün fazla etkilenmemesini ve çok daha konforlu ve kontrollü bir sürüşü ortaya çıkarmıştır. Bu özellik belki de bir yay mekanizmasında olması gereken en önemli faktörlerdendir. Bir örnek verilecek olunursa; otobüslerde en rahatsız edici yer arka veya ön tekerin bulunduğu yerlerdeki koltuklardır. Zira darbelerin direkt olarak alındığı yerler bu noktalardır ve teker üzerinde seyahat etmek her zaman rahatsızlık vericidir. Oysa, otobüsün ortasına doğru gidildikçe yay hareketlerinden uzaklaşılmakta, dolayısıyla çok daha rahat ve konforlu bir yolculuk gerçekleşmektedir. 1921 (US 1 377 948) referanslı ve 1938 (GB 496 104) referanslı yay tekniklerinde bir yaylanmanın olduğu muhakkaktır, ancak yay hareketlerinin sürücüye direkt olarak etki etmesi pratikte fazla bir yarar sağlamamaktadır.
1952 (US 2 587 121) referanslı teknikte ise, yaprak yay bir oturağa uyarlanacak şekilde tasarlanmıştır. Ancak bu teknikte bisiklete etki eden kuvvetler kaynağında değil neredeyse bittiği yerde absorbe edilmektedir. Diğer bir deyişle yaprak yay; darbeleri, arka veya ön tekerin bir tümseğe çarptığı veya bir çukura girdiği yerde değil, oradan tekerleri de aşıp oturağa kadar geldiğinde ancak absorbe etmektedir. Dolayısıyla bu yay mekanizması sarsıntıları emmede son derece yetersiz bir yapıya sahiptir ve yaprak yaylı bisikletin işleyiş ve tasarımıyla hiç bir ilgisi yoktur. Oysa buluş konusu olan yaprak yaylı bisiklette, darbeler daha tekerlerle ilk buluştuğu noktada bloke edilmekte, sürücü bisiklete etki eden kuvvetlerden etkilenmemektedir.
Diğer tekniklerde bisiklette helezon bir yay kullanılmıştır. Bu teknikler, hem bisiklete uyarlanış şekli hem de kullanılan yay itibarıyla yaprak yaylı bisikletten ayrılmaktadır. Bu  yay sistemleri bisiklete vidaların yanı sıra bir de mafsallarla tutturulmuştur. Zaman içerisinde bu mafsallar arka tekerde kullanımdan kaynaklı bir boşluk meydana getirmektedir. Oysa yaprak yaylı bisiklette ayrıca bir mafsal kullanılmamıştır, yaylar bisiklete doğrudan ve sadece vidalar aracılığıyla tutturulmuştur ve bisiklet ne kadar kullanılırsa kullanılsın, arka tekerde zaman içerisinde yaylanmadan kaynaklı bir boşluk meydana gelmemekte, yay her zamanki performansını ilk gün ki gibi korumaktadır.

 

Di Sanat Atölyesi sanatsal etkinliklerin yanı sıra  endüstriyel tasarım ve ürün geliştirmeye  yönelik faaliyetleriyle de  çalışmalarını sürdürmekte,bir çok patent başvurusu ve yine bu başvurulara ilişkin hazırladığı iş planları ve yenilikçi iş fikirleriyle arayışlarını devam ettirmektedir.Çok daha fazla proje için lütfen arayınız veya mesaj atınız.



resim heykel yapımı tasarımı atölyesiDi Sanat Atölyesi 05375201947 Aydın KUşadası e mail:disanat@gmail.com3-15 yaş grubu çocuklara özel piyano dersleri egitimi verilir,konservatuara hazırlık koro çalışmaları

michelangelo leonardo da vinci  kazimir maleviç  ayvazovski van gogh ivo andrıc   helena blavatsky

İLETİŞİM

05375201947
bilgi@disanat.com
disanat@gmail.com



disanat büst yapımı tasarımı atölyesi üretimi imalatı dökümü yapım tasarım üretim atölye döküm


İsmet
DEMİRHAN

Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel ve Seramik yapımı tasarımı atölyesi üretimi imalatı dökümü yapım tasarım üretim atölye döküm aydın Ankara
H.Ü
Güzel Sanatlar
Fakültesi

1998

copyright © 2014 disanat.com

 

 

 


,